kaniyasor

kaniyasor.WordPress.com

AVRUPANIN TÜRKİYE AYARI

Posted by kaniyasor 4 Ekim 2012

Kani Yado – 04.10.2012

Ortadoğu’da ciddi biçimde savaş tırmanıyor. Ortadoğu’da savaş olmaması için bir sebep var mı? Rönesans öncesinde Ortadoğu bataklığına benzeyen durumda olan Avrupa’da 30 yıl savaşlarının nedeni neydi? Güdümlenmiş ezberci siyasi düşüncelere sahip güçler bu olaya yanlış bakıyor.

Ermeni soykırımının ve Kürtlerin kısmi katliamına neden olan Avrupa, Türkiye Cumhuriyetinin kurucu öğesidir. Trakya ve Ege ile ile komşu partner Türkiye’ye sürekli ayar veren Avrupa’dır.

Avrupa geçmişinde Hıristiyan şeriatıyla çok karanlık dönemler geçirdi. İslamiyet’in ve Hıristiyanlığın altı asır ara ile birbirine yakın zamanlarda ilan edilmesi iki dinin de köleci toplum sistemlerinin erkek dinleri olduklarını ortaya koyuyor.

Avrupa Rönesans’la ve laiklikle dinin rezil şeriatından kurtulduğu gibi İslam toplumlarının da bu köleci toplum kurallar bütünü olan İslam şeriatından kurtulmasının dünyanın huzuru için gerekli olduğunu bilmeliyiz.

Roma-Vatikan köleci sisteminin Hıristiyan şeriatıyla Avrupa’yı ne hale getirdiğini iyi kavramalıyız. Bu dönemin sınıf ilişki ve çelişkilerini bilimsel düşünce mantığıyla iyi tahlil ettikten sonra İslam coğrafyasına bir göz atmak gerekiyor.

Diyeceksiniz ki Türkiye de İslamdır. Neden dünyadaki durumu farklıdır. Türkiye Cumhuriyetini kuran temel güç Avrupa güdümlü Kemalimdir. Osmanlı şeriat karanlığının biçimlendirdiği bu toplumun dini olan İslam, Kemalizmin tutsaklığında kaldığı için toplum içindeki üretim dışı parazit sınıfı teşkil eden Sünnî mollalar, şeyhler, Şii seyitler etkisizleştirildi.

Türkiye’de islam, devletin verdiği kurumsal biçimlerle toplumun inançsal hizmetlerine sunuldu. Asırlarca edepsizce İslam cariye cenneti olan Osmanlı şeriat halifeliğe son verme Kemalist faşizmine kısmeti oldu. Buna karşılık günümüzde yine Kemalist faşizme son verme İslamcı mağdur topluma kısmet oldu.

Görüyor musunuz toplumsal kader nasıl tecelli ediyor? Her iki olay da toplumun devrimsel talebinden değil, Avrupa’nın dayatmasından ve yönlendirmesinden ortaya çıkan sonuçlardır.

Altı asırlık uzun zaman sürecinde Tanrı adına toplumun iradesini gasp eden Osanlı şeriat devletinin kurbanları olan toplumun bireysel ve toplumsal iradenin önemini kavraması için yine uzun süre gerektiği hale suni müdahalelerle bu gün Türkiye Avrupa ile entegrasyonunu sağlayarak bir dünya olayı haline geldi.

Ortadoğu’da kalıcı hale gelen köleci toplum zihniyetinin çeşitli biçimlerde kalıcı hale gelmesinden sonra uygarlıklar arasında ortaya çıkan derin uzlaşmazlıklar dünyayı ciddi biçimde tehlikeye sürükledi. Kapitalist ülkeler, Sovyet Sosyalist devlete karşı piyasaları ele geçirmek amacıyla İslam ülkelerini alttan finanse edip İslam ülkelerinde siyasal güç olmalarını sağladığı halde bu gün bu politika kendi ayaklarına dolandı.

Kapitalist ülkeler Anadolu köprüsü olan Türkiye Cumhuriyeti üzerinden yeni projeler uygulamaya başladılar. Uygarlıklar arasındaki çelişkilerin derinleşmesiyle ortaya çıkan tehlikelerin önünü almak için ciddi yönlendirme faaliyetleri sürmektedir.

Türkiye’de ezilmişliğin etkisiyle toplumsal ve sosyal alanda ezilmişlik psikolojisinin kişiliklere yansımasıyla verimsizleşen çeşitli sol ve inançsal grupları sağ duyuyla uyumsuz hale getirerek sağ duyunun muhafazakarların büyük desteğiyle sol ve sosyal demokratların yapması gereken siyasal reformları başardılar.

Futbolda buna kaleciyi ters yatırma denir. Siyasette de ters yatırmalar mümkün olabiliyor. Hiç bir değer Türkiye’de biçimlenen Kemalist kişiliklere emanet edilemez durumlar hasıl oldu. CHP ‘nin yaşadığı olay budur. Artık CHP’ye Kemal Burkay abibin hediye aldığı Ankara kedisi bile emanet edilemez artık. Bu durumu Kemal Kılıçdarğlu kendisi bizden daha iyi biliyor.

Diger sol anlayışlarda biçimlenen kişilik hiç umut vermiyor. Dün sol için cazip olan bir kaç slogan bu gün insanlığa cazip gelmiyor. Toplum, muhafakarlaşmış Marksist sol kesimin çok önündedir. Artık toplumun algısı solun da insanın insan üzerinde bir tahakküm arayışı şeklindedir. Belki bunun nedeni Kemalist kişiliği belasıdır.

Kemalizm’in insan üzerinde yarattığı ciddi tabribatların iyileştirilmesi gerekiyor. Eğer CHP parlamento dışı kalıp yok olmazsa kendini sosyal demokrat olarak yapılandırmak için ciddi eğitim programları uygulamalıdır, aksi halde siyasal faşist kalıtım CHP’yi terk etmez.

Türkiye’deki siyasal dengeler şimdilik Türkiye’de yaşayan Kürtlerin lehine değildir. Kürtler Türk derin ilişkileriyle anti-Amerikancı, anti-Avrupa saçmalığına itiliyor. Ulusal mücadelelerin dünya uluslarıyla dost olma zorunlulukları vardır. Çünkü yeni coğrafyada doğacak Kürdistan Ulusal devleti dünya devletlerine katılacaktır. Dünyaya dost olmayan Kürdistan’a ve Kürt toplumuna  dünya da da dost olmaz. Her Kürt bireyi bu konuda aklını başına almalıdır. Tek bir Kürt bireyinin Kemalist slogancılara kurban olmasını istemiyoruz.

Ortadoğu’da insanlık erdemleri değil, güç dengeleri belirleyicidir. Kürtler hala ümmeti Muhammed takıntısında Kürtlere düşman toplumların oyununa gelmeyecek kadar uyandıysalar bağımsızlık Kürtler için mukadderdir. Derin Ankara’nın 1980 öncesi Kürt ayarının Kürtlerin birliğine engel olabileceğini sanmıyorum.

Bir Yanıt to “AVRUPANIN TÜRKİYE AYARI”

  1. duzgun gokhan said

    cozumlemelerle politik bir ayar yapilmis.buda yazarin ayaridir.

Yorum bırakın