HASTA ÖNDERLER HASTA ORTAMIN ÜRÜNÜDÜR

Kani Yado – 08.06.2013: İnsan sağlığıyla ilgili dallarla ilgilenenler hasta ile hastalığa neden olan ortam ilişkisini çok iyi bilirler. Bu önemli konuya örnek gösterilirken sık sık sıtma hastalığına neden olan bataklığın kurutulması önlem olarak dile geliyor.

Şimdi Türkiye’de dünyayı kızdıran Recep Tayyip tipi önderliklerin çekilmez durumu tartışma konusudur. Biz Kürdlerin de Recep’leri vardır. Biz bu Pazar siyasilerine yabancı değiliz ve bu konuda en iyi tahlili yapacak olan yine Kürdler olacağına inanıyoruz.

Biz kendi Receplerimizi görmeden Türklerin Receplerine dil uzatırsak inandırıcı olmayız. Hatta bizim Recepler bizi siyaset pazarlarına sürecek kadar ileri gittiler.

Türkiye’de incelenmesi ve çözülmesi gereken birbirileriyle ilişkili çok sayıda konular vardır.

Başta Osmanlı varisi olan Türkiye’yi inceleyelim. Türkiye’de sapıklık konusu lanetlenirken Osmanlı padişahlarının yaşam biçimi olan sapıklığın üzerinden atlanırsa kimse insana inanmaz! Bu sapıklığa neden olan şeriatçı/köleci sistemin sınıflar sorunu doğru analiz edilmezse Türkiye’de sapıklık doğru açıklanamaz.

Sadece çocuk istismarları, çocuk tacizleri, çocuk tecavüzlerin hukuksal boyutuyla suçlu ve mağdur açısından ele almak hiçbir zaman yeterli olmadı ve yeterli olmayacaktır.

Sosyal istismarlar konusu da aynı şekilde önemli bir örnektir. Sosyal istismarların neden olduğu facialar doğru tanımlanmalıdır. Doğru tanımlanmazsa acılar üretmeye devam edecektir.

Biz kendi kendimizi sorgularken dış dünyayı sorgulama şansına da sahip oluruz. İnsan “ben kimim, benim fikriyat ve ruh şeklimi ve maddi yaşam gerçekliğimi belirleyen temel neden nedir?” şeklinde sorgulansa, insanın dış dünyasında ortaya çıkan Kürt ve Türk liderlerin nara atan külhanbeyliğini de çözebilir.

Son zamanlarda Türkiye Cumhuriyeti Sultanı Tayip Erdoğan’ın saçmalaması birçok konunun ciddiyetini önümüze seriyor. Başta önder seçiminde toplumun sosyal kalitesi ile önderin insanlık kalitesi önümüze çıkıyor.

Geçmişte ve günümüzde içinde bulunduğumuz süreçte Kürtleri ve Türkleri temsil eden önderlikler toplum dışı tercihlerle ortaya çıkmışlardır. Osmanlı üst sınıf parazit biçiminin şeriat düzeni, İradesizleştirdiği secdeci toplumu incelediğinizde ruh katliamına uğramış köle sadakati ve köle sadakat fedailiğiyle karşılaşırsınız.

Köle sadakati geleneğiyle geleneksel fedailiğin inançsal motivasyonları kahramanlık müessesesini ortaya çıkarmıştır. Bu fedailik egemen otoriteye, egemen sınıfa büyük çıkarlar sağlarken ezilen insanlar için sadece acı anılar bırakır.

İlkel toplumda köleler, daha sonra feodal toplumda serf denen emekçiler, kapitalist toplumda işçi dediğimiz emekçiler hem üretirler hem de kendinden olmayan sınıf için savaşırlar, kendilerini sömüren sınıfı iktidar ederler.

İnsanlık tarihini incelediğimizde günümüzde sınıf mutabaktı ve sınıfsız toplum yaratılarak insanların şiddetin dışında çözümler üretmek yöntemleri tartışılıyor. Bu dünya için çok yenidir.

Bu süreçte diktatörlük eğilimleri yeni taktiklerle kendilerini masum göstererek ayakta kalıp siyasal dinamizmde yerini muhafaza etme gayretleriyle yeni çabalar gözden kaçmıyor.

Bunu yaparken teslimiyete yeni tanımlamalar getirerek kendini gizlemeye çalışıldığı görülüyor.

Dünya öyle kritik bir noktaya gelmiş ki bilim disiplinleri için malzemesi bol zengin bir sürecin ortaya çıkmasına neden oldu. Bunların başında sosyal psikoloji, ekonomi politik disiplini olduğu gibi, liderlerin ortaya çıkış şekli ve şizofren liderlerin komedileri öne çıkıyor.

Dünyada hasta padişahlar, hasta peygamberler, hasta liderlerin neden olduğu trajedik ve aynı zamanda komik olaylar bir taraftan komedi konularını zenginleştirirler, diğer taraftan insanın canını acıtıyor. Kürdler bu konuya hiç yabancı değildirler.

Günümüzde hala“ ben yaptım, ben ettim, ben yarattım“ “BENCİ” komik önderlerin toplumu yönetmeye talip olabiliyorsa, bu komik talebin altyapısı vardır. Liderlerin hastalıklı ortamları toplumun içinde mevcuttur. Toplumda diktatörlüğe geçit veren bataklık yoksa diktatörlük biçiminin ortaya çıkma zemini de ortaya çıkmaz.

Hasta bünyenin tedavisinde hastalığın nedeni bakteri üreten bir ortam varsa toplumsal sağlık politikasında radikal kararlar alınarak bu nedeni ortadan kaldırma esas alınıyor. Dünya kudurmuş aklın savaşlarda öldürdüğü milyonlar kadar insanın ölümüne neden olan hastalığa karşı bu politikayı uyguladı.

Politikada toplum kendini oto kontrol mekanizmasıyla birçok zararlı politik duruştan kurtarabilir. Bunun başında önderlere, dini misyonerlere ve sair şirklere secde edilmemesi konusunda insanlık erdemleri ve vicdan ölçü alınarak kendini bu zavallılıklardan kurtarabilir.

İnsanların hastalığından insanın kendisi sorumlu olamıyor maalesef. Şizofren bir lideri nasıl sorgulayabilirsiniz?

İnsanın aşağılık duygusu, insanların korkaklığı ve bu korkaklığından kaynaklı saldırganlığı insanın kendisine ait bir zaaftan ortaya çıkmıyor.Bu durum toplumun geçmişinden günümüze kadar ortaya çıkan acı olayların yarattığı travmalarla ilgilidir.

Birey bu kişiliğin oluşumundan sorumlu olmadığı için hastalığından dolayı yargılayamıyoruz. Hasta liderler hasta toplumların eğilimini gösterir. Korkakların saldırgan olması, aşağılık duygularına sahip insanların önder olmaya yeltenmesi her yerde görmek mümkündür. Bu yönden dünya zengin malzemeye sahiptir.