kaniyasor

kaniyasor.WordPress.com

AK DEVLETİN HERGELE PAZARI

Posted by kaniyasor 29 Ağustos 2016

k.y.Kani Yado – 29.08.2016:

 Türkiye’de siyasal hergele pazarında kimi Moskof, kimi Çin, kimi Maçin, kimi Türkiyelilik politik üfürükçülüğü, kimi Arabistan çöl mümin vahşeti siyasetiyle ilgileniyor. Bu durumda din ve siyaset AK hergele pazarına düşmüş, üfüren üfürene…

Siyasetin hergele pazarında yeni moda soytarılığın ismi Neo Osmancılık’tır. Nazi SS düzeninin arabesk tarzı gibi bir şey…

Üfürükçü siyasetin demokratik konfederalizm uydurma teorisiyle Türk-İslam birliğini kıvamına getirmek istiyorlar.

Kuzey Kürdleri için bir muamma olan bu teori bu Osmanlı korkuluklar mezarlığında uygulanamayacak. Devletin Ergenekon üretmesi teorisyenlerin uydurma iddiaları da bunu doğruluyor

Zamanın birinde devlet üretme çiftliğinde beslenen bir Said-i Nursî vardı. Kürdistanın Nurs köyündendi. O zat-ı muhterem zamanın Fetullah Gülen’i idi. Osmanlının İttihat ve Terakkici İstihbarat reisi Talat Paşa onu teşkilatına aldı. Devlet-i ali Tekilat-ı Mahsusa tarafından onu öyle şişirdi ki, 1960 yılında öldüğünde(Rabbim rahmet etmesin) mezarı tapınak olmasın diye kimsenin bilmediği yerde gömüldü.

Şimdi siyaset yeni modaya geçti. Türkiyelilik siyaseti pazarına düşmüş yeni siyasi liderlerin bastığı kutsal topraklar acuç avuç yeniyor!

Devlet istediğini şişirir, istediğini öldürür, istediğini süründürür.. Böyle şişmiş koşullarda Kürdlere şefaatını esirgemez. Ergenekondan soruşturma geçirenler hepsi Hergelelerin yeni derin üfürükçülüğün AK devlet kadrosuna geçtiler.

Şimdi Ak Ergenekon yeni üfürükçü Türkiye’nin yeni Ergenekonudur. FETÖ terör örgütüne göndermek üzere yere gömülerek saklanan ordu malı bazuka silahına soba borusu diyen meşhur borucubaşı eski Genel Kurmay başkanı İlker Başboru’ya iyi üfürdüler, ömür boyu hapisten terfi ederek şimdi O da Recep Tayyip Paşa’nın adamıdır.

Teşkilatın Kürdlerden, diğerlerinden kullanıp attığı teşkilat mensupları olan Şabanlar turistik romantik otellerde veya karada ev hapsinde ömürlerini tamamlarlar.

TC’nin oyunlarına gelen Kürdlerin mağduriyetini dile getirmek için haklı gerekçelerin olması gerekiyor. İnsan hakları kuruluşları da bu konuda etkili olamazlar. Biz Kürd toplumu oynanan oyunları bildiğimiz halde ne yapabildik?

TC kendi askerlerini de defalarca ya mayınla ya da baskına uğratarak öldürttü, faturayı Kürdlere çıkarttı, kimse bir şey yapamadı! Aslında oyun Türkiye’yi haklı göstermek için oynandı. Kürdler müttefik dostlarımızla omuz omuza savaşırken, lehimize gelişen süreç sabote edildi.

Biz Osmanlı devletinin meşrutiyet döneminde özyönetime adem-i merkeziyet diyorduk. “Özyönetim” bunun öz Türkçesidir. Yerinde yönetim anlamına geliyor. Tek irade esasındaki Önderlerin söz sahibi olmadığı, kararların yerinde verildiği, emir ve talimatla yönetilmediği ve yerinde pratikleştiği biçimdir.

Almanyada her komunal idare yerel özyönetime sahiptir. İslam toplumlarının hiç alışık olmadığı bir yönetim biçimidir. İslam yönetimi yukarından aşağıya yönetimi esas alır. Hitler rejimi gibi…

Bu coğrafya 500 yıl Osmanlı şeriat düzeninde ortaçağ yönetim biçiminde toplumu taş gibi katılaştırmış. Belki teorik olarak özyönetimden bahsederler ama uygulamada zırtokratik pratik hemen öne çıkar. Saddam Hüseyin de özyönetimden bahsederken Baas Sosyalizm önderliği biçiminde diktatörlüğünü perçinlemişti. Dışarıdan iyi görünüyordu ama içine bakıldığında Alman faşizminin aynısıydı.

Amerika Birleşik Devletleri, toplumların kalitesini en doğru biçimde saptayacak yüksek akla sahip kurumlara sahiptir. Kürd ulusu eğer çöl vahşet kültürünü kendi milli kültüründen üstün görürse hiç bir devlet Kürdlere değer biçmez. Bu konuda net sonuçlara ulaşmak için çok isabetli verilere dayanmak gerekiyor ama faşizmin biçimlendirdiği Türkiye toplumu kadar kalitesiz bir toplumun yeryüzünde olmadığını bilmemek için bir neden yoktur.

 

Yorum bırakın